Markalar Arasındaki Benzerlik İncelenmesinde Bütünsel İnceleme Yapılması Gerekliliği Yakın Tarihli Bir Yargıtay Kararında Tekrar Vurgulandı

Türk Patent ve Marka Kurumu (“TÜRKPATENT”) Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (“YİDK”), itiraz sahibinin markasındaki ana unsur olan sözcükle aynı sözcüğü içeren bir başka marka başvurusunu reddetmiştir. İlk Derece Mahkemesi, markaların şekil ve renk kombinasyonuna bağlı olarak genel görünüm itibariyle farklı olduklarına hükmederek TÜRKPATENT YİDK kararının iptaline karar vermiştir. Yargıtay da benzerlik incelemesinde bütünsel değerlendirmenin önemini ortaya koyarak İlk Derece Mahkemesi kararını haklı bulmuştur.

Gerçek kişi başvuru sahibi aşağıda tasvir edilen markasını 41. sınıfta tescil ettirmek için 8 Ocak 2018 tarihinde başvuruda bulunmuştur:

Başvurunun Resmi Marka Bülteni’nde yayımlanmasından sonra aşağıda tasvir edilen INFINITY markalarının sahibi olan itiraz sahibi başvuruya karşı, başvurunun aşağıda görsellerine yer verilen INFINITY markalarıyla karıştırılma ihtimali yarattığı gerekçesiyle itirazda bulunmuştur:

 

TÜRKPATENT Markalar Dairesi Başkanlığı itirazı kabul etmiş, sonrasında da YİDK tarafından başvurucunun karara karşı itirazı reddedilmiştir.

Başvurucu, TÜRKPATENT YİDK’nın kararına karşı Ankara Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi nezdinde karar iptal davası açmıştır.

Mahkeme, başvurucunun davasını kabul ederek YİDK kararının iptaline hükmetmiştir. Gerekçeli kararda, markalarda kullanılan ikincil unsurların markaların ayırt edici karakterine ne şekilde katkı sağladığı dikkate alınarak markalar bir bütün olarak incelenmiş ve kıyaslanmıştır. Mahkeme, her ne kadar “infinity” sözcüğü tarafların markalarında ortak olsa da ve ek unsurlar tek başlarına ayırt edicilikten uzak olsa da İngilizcede “infinity” sözcüğünün tek başına bir anlamı olduğuna ve “infinity” sözcüğünün ikincil kelime unsurlarıyla birleşimi sonucu markaların farklı anlamlar kazandığına ve yine markaların genel görünümlerinin markalarda kullanılan şekil ve renk kombinasyonlarına bağlı olarak farklılaştığına hükmetmiştir. Mahkeme, bu sebeplerden ötürü markalar arasında karıştırılma ihtimali olmadığına ve bu nedenle YİDK’nın karara itirazı reddetmesinin haklı olmadığına kanaat getirmiştir.

TÜRKPATENT ve davalı yanca İlk Derece Mahkemesinin bu kararına karşı istinaf talebinde bulunulmuş olsa da bu talep Bölge Adliye Mahkemesince reddedilmiştir. Aynı taraflarca bu defa Yargıtay nezdinde yapılan temyiz talebi de reddedilerek, İlk Derece Mahkemesi hükmü onanmış ve kesinleşmiştir.

Karar, ortak unsurun anlamlı bir sözcük olmasıyla birlikte markaların birtakım ek sözcüklerle farklı anlamlar kazanmasının ve markalara eklenen renk ve şekil kombinasyonlarının markaların bütünsel izlenimine olan etkisini vurgulayarak benzerlik incelemesinde markaların görsel yönünün bütünsel olarak değerlendirilmesinin önemine bir örnek teşkil etmektedir. Nitekim bu faktörler, markalar arasında karıştırılma ihtimaline yol açacak bir benzerlik olmadığının tespitine zemin hazırlamıştır.


Aboneliğinizi Yönetin

Güncel hukuki görüşlerimiz ve etkinliklerimiz hakkında özelleştirilmiş bilgilendirme için abone olun.