NFT’lerin Hukuki Boyutu: NFT’ler Yalnız Değildir!

1- NFTlerin hukuki boyutundan bahsedebilir misiniz?

Öncelikle belirtmek gerekir ki henüz NFT’ler özelinde yasal düzenlemeler bulunmamaktadır. Bu kapsamda NTF’ler ile ilgili uyuşmazlıklarda hangi hukuk kurallarının uygulanacağı hususu tartışma konusudur. Bu sebeple, bu husustaki tespitler  hem ülkemizde hem de dünya genelinde uyuşmazlıkların görüldüğü mahkemeler tarafından, somut olayın özelliklerine göre ele alınmakta ve mevcut hukuki düzenlemelere göre yorum yoluyla ilerlenmektedir.

Halihazırda dünya genelinde ve ülkemizde doğan uyuşmazlıklar incelendiğinde NFT’lerin eşya hukuku, sermaye piyasası hukuku, fikri mülkiyet hukuku gibi farklı alanlar bakımından değerlendirdiğini görmekteyiz. Bu kapsamda İngiliz[1], Çin[2] ve Singapur Mahkemeleri[3] tarafından verilen, NFT’lerin “mülkiyet hakkı kapsamına dahil varlıklar” sayılabileceği sonucunu doğuran kararlar mahkemelerin temel hukuk kuralları çerçevesinde ilerleyerek NFT’lere ilişkin durumlara yorumlar getirdiğini bizlere göstermiştir. Gerçekten de bu kararlar kapsamında mahkemeler NFT’lerin teknik özellikleri bakımından bir değerlendirme getirmemişlerse de, NFT’lerin de halihazırdaki düzenlemeler kapsamında açıkça korunacağını belirlemek suretiyle hak sahiplerine rahat bir nefes aldırmıştır. NFT’lere ilişkin fikri mülkiyet hukuku açısından kaynaklanan uyuşmazlıklara baktığımızda ise Quantion Tarantino  ve  yapım şirketi Miramax arasında Pulp Fiction’a ilişkin olan uyuşmazlık ile ROC-A-FELLA RECORDS, INC ve şirketin ortağı Damon Dash arasında Jay Z’nin “Reasonable Doubt” albümüne ilişkin olan gibi medyada büyük yankı bulan uyuşmazlıkların doğduğu görülmüştür. Bu gibi uyuşmazlıkların temelinde ise eseri NFT’ye dönüştürme hakkının kime ait olacağı hususu tartışılmıştır. Gelinen aşamada, bu türden fikri hak ihlallerinin tartışıldığı dosyalarda ya taraflar kendi aralarında sulh olduklarından ya da henüz mahkemelerce karar verilmediğinden NFT’lerin hukuki durumuna dair belirli bir yaklaşımın olduğunu söylememiz bu aşamada oldukça zor görünmektedir. NFT’lerin hukuki niteliklerine ilişkin belirli bir hukuki çerçeve çizebilmek için bu alanda yasal düzenlemelere ve yargı kararlarına olan ihtiyaç devam etmektedir.

2- NFT’lerle ilgili davalarınızda süreçler nasıl ilerlemekte?

Türkiye’de henüz NFT’lerle ilgili uyuşmazlıklar bilgimiz dahilinde olduğu kadarıyla mahkemelere taşınmamış olup, bu konuda şimdiye kadar basına da yansımış tek uyuşmazlık, Cem Karaca’nın portresinin murislerinin izni alınmadan NFT’ye çevrilmesinden kaynaklı olan davadır. İstanbul 3. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan bu davada uyuşmazlık Cem Karaca’nın portresinin NFT’ye dönüştürülmesi ve Opensea isimli pazar yerinde satışa sunulmasından doğmuştur. Mahkeme davacının talebi üzerine, izinsiz kullanımın gerçekleştiği platformlara erişimin ve Opensea’de yer alan ilgili NFT’lerin satışının engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı vermiştir. İlgili tedbir kararına karşı davalı tarafça istinaf yoluna başvurularak itiraz edilmişse de, bu talepler istinaf mahkemesince reddedilmiş ve ilk tedbir kararı yerinde bulunmuştur. Esas yargılaması devam etmekte olan bu uyuşmazlık, NFT’lerle ilgili Türkiye’de verilmiş ilk mahkeme kararı olmasının yanı sıra NFT’lerin ihtiyati tedbir kararlarına konu olabildiği hususunu da açıkça göstermiştir. İlgili karar NFT’lerin hukuki boyutuna dair bir yorum getirmemiş olsa da bu haliyle dahi NFT’leri ihlal teşkil eden kullanım kapsamında ihlalin gerçekleştiği bir “format” olarak değerlendirmiş olmakla önem taşımaktadır.

NFT’ler alanında kendi pratiğimizden bahsedecek olursak, bizler de müvekkillerimizi bu alanda bilinçlendirerek haklarını daha iyi koruyabilmeleri ve ihlal teşkil edebilecek eylemlerden kaçınabilmeleri noktalarında hukuki danışmanlık vermekte, sözleşmeler, fikri hak tescil başvuruları ve sair hukuki işlemler alanında destek sağlamaktayız. Özellikle girişilecek hukuki işlemler bakımından NFT’lerin ayrıca ele alınarak bu konudaki devir ve yetki kapsamlarının ayrı olarak ilgili belgelere işlenmesinin muhtemel uyuşmazlıkların önüne geçmek açısından faydalı olacağını düşünmekte ve kendi çalışma pratiğimizi de buna göre işletmekteyiz.

3- NFT’lerin marka korumasına konu edilmesi mümkün müdür?

NFT’lerin marka korumasına konu edilmesi mümkündür. Nitekim dünya genelinde de bu alanda marka başvurularının artmakta olduğu görülmektedir.

Bu alanda yaşanan bu yoğun talebe ve ihtiyaca bağlı olarak da Avrupa Birliği Fikri Mülkiyet Ofisi (EUIPO), NFT’lerin marka olarak tescilinde hangi sınıf mal/hizmetler kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği yönünde bir rehber yayınlayarak bilgilendirme yapma gerekliliği duymuştur. Bu rehbere[4] göre EUIPO, NFT’lerin ve sanal malların, dijital içerik ya da dijital görsel olarak muamele görmesi sebebiyle 09. sınıfta tescil edilmesinin uygun olduğunu; ancak, “NFT” ya da “sanal mal” ibaresinin kendi başına tescil konusunu açıklamakta yetersiz kalması sebebiyle tescil konusunun, bahse konu NFT’nin ve sanal malın ilişkili olduğu içeriği de açıkça ifade edecek şekilde belirtilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Buna göre örneğin “NFT ile doğrulanmış indirilebilir müzik” şeklinde bir başvuruyu 09.sınıfta gerçekleştirerek marka tescili talep edebilmek mümkündür. Hizmet markaları bakımından ise yine aynı prensip geçerli olup, özellikle 35, 36, 41 ve 42. hizmet sınıflarını kapsayan marka tescil başvuruları gündeme gelmektedir. Bunlar bakımından  da  örneğin 35. sınıfta “NFT ticareti için online ortam sağlama hizmetleri”, 41. sınıfta “NFT tarafından doğrulanmış sanal malların kullanılmasıyla gerçekleşen eğlence hizmetleri”, 42. sınıfta “NFT’lerin alımı satımı gibi işlemler için bir hizmet olarak yazılım hizmetleri” şeklinde tescil başvurularının yapılmasının uygun olduğu görülmektedir.

Nitekim NFT’ler alanında yaşanan bu gelişmeler doğrultusunda, Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü WIPO’nun yayınladığı mal/hizmet sınıflandırma listesi olan Nice Sınıflandırma sisteminin güncel versiyonunda, 9. Sınıfta “NFT’ler tarafından doğrulanmış indirilebilir dijital dosyalar” alt grubu eklenmiş olup halihazırda uygulama alanı bulmaktadır.[5]

Türkiye’de tescil süreçlerini yürütmeye yetkili olan Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde de NFT’leri kapsayacak şekilde pek çok marka başvurusu gerçekleştirildiğini görmekteyiz. Kendi takip ettiğimiz dosyalar bakımından da NFT içerikli olarak gerçekleşen marka başvurularına karşı Kurum’un tavrının olumlu olduğunu ve kanunda öngörülen diğer şartları taşıması halinde bunlar bakımından da, tıpkı diğer markalardaki gibi tescil süreçlerinin devamına karar verildiğini söyleyebiliriz.

4-Hukuki çerçevede NFTlerin telif haklarından bahseder misiniz?

NFT’ler, telif hakları bakımından, NFT’nin kendisinin bir eser niteliği taşıyıp taşımadığı, NFT satın alımlarında devir kapsamında hangi hakların yer aldığı/alabileceği, eser sahipliğinden doğan hakların ihlali bakımından değerlendirilmesinin nasıl yapılması gerektiği konuları henüz tartışma aşamasında olup, bu alanlarda bir hukuki belirlilikten söz edemiyoruz. Ancak bahsettiğimiz üzere NFT’ler özelinde halihazırda ayrı bir düzenleme olmadığını gözettiğimizde bu soruların cevabı için mevcut 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (“FSEK”) hükümlerinin yorumlanarak uygulanması yoluna gidilmesi gerekmektedir.

İlk olarak NFT'nin kendisi bir eser midir sorusuna bakacak olursak, eser sayılmak için kanunun aradığı sahibinin hususiyetini taşıma unsuru, NFT'nin token kimliği ve sözleşme adresinin benzersiz kombinasyonunu içeren metaveri dosyası olması karşısında oldukça tartışmalıdır. Bu şartın sağlandığı kabul edildiği bir senaryoda ise FSEK kapsamında sıralanan eser türlerinden hangi eser sınıfına dahil edileceği konusunun aydınlatılmaya ihtiyacı vardır. Bu noktada bir meta veri dosyası olan NFT’ler için bilgisayar programları ve bir sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları benzeri olarak ilim ve edebiyat eseri kapsamında korumadan ya da işleme- derleme eser türü olarak korumadan bahsedilebilir. NFT’nin kendisi değil ancak bağlı olduğu resim, video, fotoğraf gibi eserler ise zaten doğrudan doğruya FSEK anlamında güzel sanat eseri ya da sinema eseri olarak korunabilmektedir.

NFT’ler ve telif hakları konusunda en çok gündeme gelen sorulardan biri ise NFT satın alındığında NFT haline getirilmiş ilgili esere ilişkin fikri mülkiyet haklarının da devralınmış olup olamayacağıdır.  Önemle belirtmek gerekir ki, kural olarak NFT satışı, NFT’ye dönüştürülmüş eser üzerindeki telif hakkı devrini içermemekte, sadece ilgili NFT format üzerinde kullanım hakkını sağlamaktadır. Ancak NFT’yi oluşturan hak sahibi isterse eser sahipliğinden doğan hakların devrini de, ilgili şekil şartlarını sağlamak koşuluyla, akıllı sözleşme kapsamına dahil ederek gerçekleştirebilir. Bu noktada ise FSEK md. 52 uyarınca “yazılılık” ve “hangi hakkın devredildiğinin açıkça belirtilmesi” geçerlilik şekil şartlarına uygun hareket edilmesi gerekecektir. Eğer devir kapsamındaki haklar açıkça belirtilmişse, NFT satış platformlarında sıklıkla tercih edilen, onay kutucuğunun işaretlenmesi suretiyle telif hakkının da satışla birlikte devredilmesine izin veren yöntemlerin ve dijital imzalama işleminin yazılılık şartını sağlayacağını ve böylesi bir devir işleminin geçerli bir işlem olacağını söylemek mümkündür.

NFT ve telif haklarına ilişkin gündeme gelen bir diğer hukuki konu ise hak ihlalleridir. NFT’yi oluşturma hakkı temelde dijital eserin yaratıcısına ait olmalıdır. Ancak yeterli teknik bilgiye ve erişime sahip olan her kişi blok zincir üzerinde NFT oluşturabilir ve bunları satabilir. Dolayısıyla, bir dijital eserin, bu eser üzerinde hiçbir hak sahibi olmayan bir kişi tarafından NFT’ye dönüştürülmesi ve satışa sunulması da mümkündür. Bu durumda ise, doktrinde tartışma konusu olmakla birlikte, genellikle eser sahibinin çoğaltma, işleme ve umama iletim haklarının ihlal edildiği değerlendirilmektedir.

Görüleceği üzere NFT’ler alanında halihazırda pek çok hukuki belirsizlik mevcuttur. Bu alanda faaliyetleri bulunan veya planlama aşamasında olanların hukuki danışmanlık alarak ilerlemesinin haklarını etkin surette korumak ve olası ihlallerin önüne geçmek açısından büyük farklar yaratabileceğini düşünmekteyiz.

[1] Lavinia Deborah Osbourne v (1) Persons Unknown (2) Ozone Networks Inc Trading as Opensea kararı

[2] Qice v. BigVerse” Kararı

[3] Janesh s/o Rajkumar and Unknown Person kararı

[4]

[5] https://www.wipo.int/classifications/nice/nclpub/en/fr/?class_number=9&explanatory_

BTC Haber bu içeriği 25 Ocak 2023 tarihinde yayınlamıştır.


Aboneliğinizi Yönetin

Güncel hukuki görüşlerimiz ve etkinliklerimiz hakkında özelleştirilmiş bilgilendirme için abone olun.