Görüşlerimiz

Paydaşlarımızı ve müvekkillerimizi Türkiye'deki yasal gelişmeler hakkında güncellemek için bilgi ve uzmanlığımızı paylaşıyoruz.

Türkiye’de Marka Hukuku Alanında Önemli Gelişmeler Ve Öngörüler - 2020

Makaleler -

2020 yılı Ocak ayı itibariyle 6769 sayılı Sınaî Mülkiyet Kanunu (“SMK”) üçüncü yılını doldururken, marka hukuku uygulaması geçtiğimiz yıl içerisinde de gelişimine devam etmiştir. Türk Patent ve Marka Kurumu (“TÜRKPATENT” ya da “Kurum”) mutlak ret nedenleri bakımından yapılan incelemeye açıklık getirmek amacıyla bir kılavuz yayımlamış olup, nispi ret nedenleri bakımından yapılan incelemelere dair yeni bir kılavuzun da 2020 yılının ilk yarısında hazırlanması planlanmaktadır.… »

İhlal Davalarında Sessiz Kalma Yoluyla Hak Kaybı

Makaleler -

Türk hukukunda, sessiz kalma yoluyla hak kaybı ilkesi; 6769 sayılı SMK yürürlüğe girinceye kadar pozitif bir hukuk kuralı olarak düzenlenmemekteydi. Ancak Yargıtay tarafından, somut olayın özellikleri, Türk Medeni Kanunu (“TMK”) madde 2’de düzenlenen genel dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı kapsamında değerlendirilerek uygulanmaya başlanmış ve sonrasında da yerleşik içtihat haline gelmişti. Yargıtay’ın bu dönemde marka hakkını ihlal davalarında verdiği… »

Zayıf Markaların Koruma Kapsamı

Makaleler -

6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (“MK’nın 4. maddesi uyarınca bir işaretin marka korumasından yararlanabilmesi için ayırt edici nitelikte olması gerekmektedir. Ayırt edicilik unsuru, markanın koruma kapsamının tespiti yönünden önem taşımaktadır ve bir markanın koruma kapsamı da markayı oluşturan unsur(lar)ın ayırt edicilik seviyesine paralel olarak birbirinden farklılaşmaktadır. Ayırt edici olmayan ve ayırt ediciliği zayıf unsurlardan oluşan markalar “zayıf marka” olarak… »

TÜRKPATENT Kararlarının Yerindeliği İncelemesi

Makaleler -

TÜRKPATENT kararlarının yerindeliğinin değerlendirilmesi, Türk Marka Hukuku kapsamında her zaman tartışmalı bir konu olmuştur. Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin yakın tarihte verdiği ve Yargıtay kararı karşısında önceki kararında direndiği bir karar, bu konuyu aydınlatan dikkate değer bir emsal teşkil etmektedir. Önceki tarihli (aynı zamanda üzerlerinde TÜRKPATENT sicilinde tanınmışlık kaydı da bulunan) markaların sahibi, sonraki tarihte yapılan ve önceki… »

Tecavüz Davalarında Tescile Dayalı Kullanım Savunması

Makaleler -

10 Ocak 2017 tarihinde 6769 sayılı SMK’nın yürürlüğe girmesi ile yürürlükten kalkan Marka KHK’sı dönemindeki yerleşik Yargıtay içtihadına göre, daha eski tarihli bir markaya iltibas ve tecavüz yaratıp yaratmasına bakılmaksızın, bir kullanımının tescilli bir marka hakkına dayanması halinde, bu kullanımın tecavüz yaratmadığı kabul edilmekteydi. Bu içtihadın sonucu olarak, tescilli marka hakkına dayanan bir kullanım marka sahibine mutlak bir koruma, bir bağışıklık sağlamakta… »

Markanın Jenerikleşmesi Sorunu

Makaleler -

Mülga 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin (“KHK”) 42/1(d) maddesi, bir markanın, marka sahibinin davranışları nedeniyle tescil ettirildiği mal veya hizmetler için yaygın ad haline gelmesi durumunda, markaya karşı hükümsüzlük davası açılabileceğini düzenlemiştir. Aynı madde, 6769 sayılı SMK’nın 26/1(b) maddesinde, farklı bir ifade kullanılarak ve hükümsüzlük yerine iptal sebeplerine dayanak oluşturacak şekilde yer almıştır. Madde 26/1(b)… »

Kullanmama Savunmasının Ceza Davalarındaki Etkisi

Makaleler -

SMK’nın 7. maddesi uyarınca bu kanunla sağlanan marka koruması tescil yoluyla elde edilmektedir. Ancak tescil, bir marka hakkı sahibinin o markadan doğan haklarını korumak ve gerektiğinde üçüncü kişilere karşı ileri sürebilmek için gerekli olmakla birlikte, her zaman tek başına yeterli değildir. Nitekim SMK’nın 9. maddesi uyarınca, tescilli olan bir markanın, tescil edildiği mallar ve/veya hizmetler üzerinde Türkiye’de ciddi şekilde kullanılması gerekmektedir. Ancak markanın… »

Türkiye’de Renk Markası Tescili

Makaleler -

10 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı SMK ile getirilen başlıca değişikliklerden bir tanesi geleneksel olmayan markaların ve bilhassa renk markalarının tesciline ilişkindir. SMK öncesinde de uygulamada renk markalarının tescili mümkün olmakla birlikte, başvuru formunda başvurunun renk markası için yapılmış olduğu ve uluslararası alanda tanınan renk kodunun belirtilmesi mümkün değildi. Dolayısı ile renk kodu ancak ayrı bir dilekçe ile sunulabiliyor… »

Türk Patent ve Marka Kurumu Yeni Marka İnceleme Kılavuzu

Makaleler -

TÜRKPATENT 30 Eylül 2019 tarihinde Yeni Marka İnceleme Kılavuzunu (“Kılavuz”) yayınladı. Kılavuz, 2017 yılında yürürlüğe giren SMK kapsamında, marka başvurularının mutlak ret sebepleri dahilinde incelenmesi kriterlerini açıklamaktadır. Kılavuz, 2011'den bu yana yürürlükte olan bir önceki kılavuzu güncellemeyi, SMK’da belirtilen mutlak ret gerekçelerini netleştirmeyi ve Kurum kararlarının yeknesaklığını sağlamayı amaçlamaktadır. Kılavuz, Kurum ve Mahkeme kararlarını ve ayrıca… »

Yurt Dışına Kişisel Veri Aktarımına Yeni Alternatif: Bağlayıcı Şirket Kuralları

Kişisel Verileri Koruma Kurumu, 10 Nisan 2020 tarihli duyurusu ile, halihazırda hayli tartışmalı ve belirsizliğe tabi olan kişisel verilerin yurt dışına aktarımı hususunda,  6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun 9/2. Maddesine dayanarak yurt dışına kişisel veri aktarımı için kullanılmak üzere bir yöntem olarak Bağlayıcı Şirket Kurallarını belirlemiş ve bu konuda düzenlemeler getirmiştir. Duyuru metninde, Kanun m. 9/2 kapsamında alınan taahhütnamelerin genelde iki… »

COVID-19 Krizinde Araştırmacı Tıp Teknolojileri Üreticilerinin Davranış Kuralları Hakkında MedTech Europe’un Yeni Kılavuzu

Mevcut COVID-19 krizinde tıbbi cihaz şirketleri, acil ihtiyaçları karşılamak için sağlık meslek mensuplarına, sağlık kuruluşlarına, sağlık sistemlerine ve hükümetlere destek vermeye devam etmekte. Ancak tıbbi cihaz şirketleri ve devlet kurumları arasındaki ilişkiyi düzenleyen yerel mevzuat ve davranış kuralları hala yürürlükte. Bu nedenle, tıbbi cihaz şirketleri tarafından krize ilişkin olarak yapılan bazı acil uygulamalar, yerel mevzuat ve davranış kuralları ile çatışma… »

Avrupa Parlamentosu (EU) 2017 /745 sayılı Tıbbi Cihaz Tüzüğü’nün (MDR) Uygulama Tarihinin Ertelenmesi için Sunulan Öneriyi Kabul Etti

Koronavirüs krizi, önemli ölçüde ek kaynak gerektirdiği gibi hayati önem taşıyan tıbbi cihazların kullanılabilirliğini arttırmayı gerektiren olağanüstü durumlar da yaratmıştır. Ancak 26 Mayıs 2020’de uygulamaya girmesi planlanan (EU) 2017 /745 sayılı Tıbbi Cihaz Tüzüğü’nün (“MDR”) kabulü sırasında bu ihtiyaçların beklenmemekteydi. Bu kapsamda Avrupa Komisyonu, Üye Devletlerin, sağlık kurumlarının ve ekonomi operatörlerinin koronavirüs (Covid-19) pandemisine karşı mücadeleye… »

Aboneliğinizi Yönetin

Güncel hukuki görüşlerimiz ve etkinliklerimiz hakkında özelleştirilmiş bilgilendirme için abone olun.